UHDE

Gece olunca ışıklar sadece burnumuzun ucunu görebilelim diye yanarlar gün ışığında bile burnunun ucunu göremeyenler görebilenlere ancak engel olabilirler (drsntp resimleri)

NİTELİKLİ KARANLIK

Umut tüketti en güzel yılları: bize sadece o yıllar içinde kalan eziklikleri, yılgınlıkları, suratlarının rabbi yesiri kalmamış pis sahtekarları, sürüm sürüm sürünen, sömürülen insanları, hutbelerinde artık hırsızlığın ve arsızlığın kul hakkının haram  olduğunu bildiren ayetlerin hadislerin okunmadığı hizmetlilerinin hizmetçi çalıştırdığı mabetlerini yazmak kalır.

Akılca lazım gelen şeylerin yerine getirilip uhdesinden çıkılmadığı sevgi ve dostlukta sebat ve devam edilmeyen ahdini tutmayan sözünde durmayan kimselerin elit olduğu kaymak tabakayı oluşturduğu dünya ve içindekiler sürekli değildir hiç kimsenin böbürlenerek ortalıkta dolaşması onu kurtarmayacaktır farzımuhal insanlar hiç yaşlanmasa'da ölüm vardır kimsenin kimseye yan bakmaya dudak bükmeye hakkı yoktur.

Denize nazır geniş pencereli odasında ayak üstü dimdik durmuş güneşin batışını seyrederken içkisini yudumluyordu daha dün elinde olanları ne çabuk kaybettiğini düşünüyordu bu arada bir müzik çalıyordu arayıştan dostluktan vefadan bahseden ve kendisinin asla tanımadığı ve çevresindeki kimselere de soramadığı ancak bu halde bile kitlelere nasıl hitap edileceğini biliyordu, şu anda kitlelere hitap etmesi engellenmişti ama nasıl olsa önceki durumundan pekte kötü sayılmazdı şu anda içinde bulunduğu durum şu andaki durumu geçiciydi nede olsa kendisini tamamen izole edemeyeceğini çok iyi biliyordu sistemin:

Ses piyasasından gelen cazip teklifi düşünmeden kabul etmişti hem maddi getirisinin yanı sıra yakın gelecekteki hareketlilik için mükemmel bir propaganda olur diye düşünmüştü:
Ronald Reaagan ın başkanlığı döneminde amerikanın en ünlü aktörünü meksikaya büyük elçi olarak atayacağı duyurulmuştu meksika ise buna cevaben meksikanın en büyük soytarısını washingtona büyük elçi olarak atayacaklarını duyurmuştu sonra bu fikirden amerika vazgeçti ancak parıldayan teknolojisiyle amerika bütün dünyayı etkisine aldığı gibi meksikadada hakim durumdaydı bugün olduğu gibi, teknoloji nede olsa medeniyetin parlayan yüzüydü.

Gelecek zamanlarda umut ediyoruz belki birgün diye:
Sabah erkenden yola çıkmıştı tutunacak bir dal arıyordu belki konuşacak birileri bulunur fikir alışverişinde bulunulabilecek diye düşünüyordu ancak akşama kadar boşuna yollarda yürüyerek geçen onca zamanda ne merhaba diyecek birini bulabildi nede umduğunu
-bu insan kalabalığında neden iletişim kurulamıyor demekki konuşmak içinde para ve maddi güç gerekli diye düşündü.

1988 yılında bir işçi aybaşında maaşını aldıktan sonra kendisine beyoğlunda felekten bir gece çalmaya karar vermiş sabaha kadar bütün gece kulüplerine girip çıkmış konuyla alakalı bütün mekanlara uğramış cebindeki hatırı sayılır miktarda paranın bir kuruşunu bile harcamadan hiç zinaya bulaşmadan hiç içki içmeden sabahleyin  oturduğu semte geri dönmüş semt fırınından bir ekmek almış ve kendi kendine
-Alın teriyle kazanılan parayla ancak ekmek alınır, dedikten sonra evinin yolunu tutmuş